teknoloji ve yeteneğin birleştiği, organizasyonlarının tebrik edilme derecesinde profesyonelce yapıldığı, pazarlamasının hat safhada verimli olduğu, dünyanın en pahalı spor dalı.
çocukluğumuzda trenler vardı. onlar saçma sapan bir ray etrafında döner biz bakardık; şimdi de f1 var... yine onlar dönüyor biz bakıyoruz.
birden fazla arabanın yüzlerce km hız yapması ve onları sürenlerin ölüme çok yakın olması çok da önemli değil, nasıl olsa dünyanın parasını kazanıyorlar değil mi? hem o zaman boks da olmamalı değil mi, onda da insanlar birbirlerini dövüyorlar.
1950 yılında ingiltere'deki bir yarışla başlamış ve günümüzde hala devam eden, bunun için sayısız insan(pilot, görevli)ın öldüğü, çok büyük paralar harcanan, çok güçlü arabaların kullanıldığı motorsporları organizasyonu.
günümüzde bernie ecclestone tarafından organize edilmektedir.en çok dünya şampiyonluğu ve en çok yarış galibiyeti bulunan pilot michael schumacher'dir.fakat birçok otorite tarafından gerçek şampiyon 1994 sezonunda san marino grandprix'inde 34 yaşında ölen ayrton senna olarak görülmektedir.
sporun efsaneleri arasında ayrton senna, juan manuel fangio, alain prost, gilles villenneuve, niki lauda, michael schumacher sayılabilir.
michael schmacher ile tanıdığımız bir araba yarışı.yarış esnasında arabalardan gelen ses değişik platformlara taşır kimi insanları.kısacası farklı bir dünya bunun tanımı.
2 senedir ülkemizde yapılan birini gold tribün birini acık alandan izlediğim motorsporları aktivitesi. gold tribun iyidir rahattır en azından o sıcakta sizi gunesten koruyan bir catısı vardır ve yarısın en heycanlı anı olan start ve ilk virajı görür. acık alan ise piknik alanı havasındadır ve yarışı istediiniz yerden bir tribune mahkum kalmadan izleme imkanı sunar. acık alana gidilirken mutlaka yanınızda bir adet içi bira su cerez dolu bir buzluk ve portatif sandalye bulunmalıdır. otopark ve trafik problemi ilk seneye gore daha iyi durumda olsada servisle ulaşımın daha yaygınlaşması trafiği iyice rahatlatacaktır.
18 mart 2007 tarihinde avustralya grand prix'iyle*2007 sezonu açılacaktır. bundan sonra sırasıyla,
8 nisan 2007 malezya* 15 nisan 2007 bahreyn* 13 mayıs 2007 ispanya* 27 mayıs 2007 monaco* 10 haziran 2007 kanada* 17 haziran 2007 abd* 1 temmuz 2007 fransa* 8 temmuz 2007 ingiltere* 22 temmuz 2007 almanya* 5 ağustos 2007 macaristan* 26 ağustos 2007 türkiye** 9 eylül 2007 italya* 16 eylül 2007 belçika* 30 eylül 2007 japonya* 7 ekim 2007 çin* 21 ekim 2007 brezilya** grand prix'leri koşulacaktır.
2007 yılında yapılan en büyük değişiklik, büyük usta, şampiyonların şampiyonu michael schumacher'in yarışmayacak olmasıdır. büyük kayıptır. artık hiç birşey eskisi gibi olmayacaktır.
ntv'de yayınlanmaya başlamasıyla gerçek manada tanıştığımız, micheal schumacher-mika hakkinen rekabetiyle yıllarca bizi ekranın başına kilitleyen, ancak schumacher'in ayrılmasıyla bir anlamının kalmayacağını düşündüğüm motor sporları organizasyonu.
siyah beyaz damalı bayrak: yarış bitti.
kırmızı-sarı çizgili bayrak: bu bölgede pist kaygan.
sarı bayrak: dikkat tehlike! dikkatli kullan ve sollama yasağı.
siyah-beyaz bayrak: centilmenliğe sığmayan hareket nedeniyle uyarı.
siyah bayrak: diskalifiye, pilot hemen pite yönelmek zorunda.
turuncu daireli siyah bayrak: otomobilde sorun var, pit'e gir!
mavi bayrak: daha hızlı olan otomobile yol ver!
kırmızı bayrak: yarış durduruldu. yavaş sür ve sollama yapma.
yeşil bayrak: yarış serbest.
beyaz bayrak: pistte yavaş giden bir araç var.
teknoloji hırsızlığı skandalıyla büyük bir şok yaşanan organizasyon.
mc laren'in baş tasarımcısının evinde ferrari'ye ait 780 sayfalık bilginin bulunması ile ortaya çıkmış ve mc laren mercedes takımının takım şampiyonasındaki puanlarının silinmesiyle son bulmuş olayla çalkalanmaktadır. bundan ayrı olarak mc laren mercedes takımına 100 milyon dolarlık ceze verilmiştir. böylelikle ferrari takımlar şampiyonasında şampiyonluğunu garantilemiştir.
pilotlar şampiyonasında ise mc laren mercedes pilotları lewis hamilton ve fernando alonso'nun suçsuz olduğu kararlaştırılmıştır.
yani kısaca, takım olarak puanları sıfır olacak ve kalan 4 yarışta puan alamayacaklar, pilotlarda ise yarış devam edecektir.
ortalama + 50 santigrat derece sıcaklıkta, zaman zaman 4 g'yi aşan ivmelenmelerle mücadele ederken, bizim vampirlerin tabutlarından hiç de hallice olmayan bir ortamda yaklaşık 2 saat boyunca, saatte 320 km sürate ulaşabilen yüksek performanslı araçları, hatasız ve çok iyi reflexlerle yüksek konsantrasyon altında kullanan dünyanın en iyi pilotaj performanslarını veren ve tüm bunlara rağmen sporcu kabul edilmeyen sürücüleri barındıran organizasyondur efendim. spor olan şey zaten başka bişeydir *.
satrancın, boksun, thai boksun, vs. vs. gider spor kabul edildiği ortamlarda bu pilotların sporcu kabul edilmemesi de üzüntü kaynağıdır efendim.
mc laren mercedes'in teknoloji hırsızlığı ve puanlarının silinmesinden sonra takımlar şampiyonasında ferrari'nin şampiyonluğu garantilenmişti. gözlerin pilotlar şampiyonasına çevrildiği 21 ekim 2007 brezilya grand prix öncesi son durum şöyledir:
lewis hamilton 107 puanla lider,
fernando alonso 103 puanla ikinci,
kimi raikkonen ise 100 puanl üçüncüdür.
bu da demek oluyor ki lewis hamilton birinci olamasa bile, bir ikincilik ona yetiyor tabi alonso birinci olması şartıyla. alonso yarış dışı kaldı diyelim. o zaman kimi raikkonen'in birinciliği sonucu hamilton'ının beşinci olması yeterli olacak. uzun yıllar sonra ilk kez 3 pilot için şampiyonluk şansı sürüyor son yarış öncesi. bu da brezilya grand prix'i öncesi heyecanı doruk noktasına çıkarıyor.
4 tekerlekli araçların teknolojinin en uç seviyesindeki yarışlarına sahne olan spor dalı... 4 tekerlekli araçlar bu kadar komplike olmamalı, herkes kullanabilmeli; bi yerde ayağımızı yerden kesse yeter dedirtmeli...
ama olmazki arkadaş illaki saatte 300km hız ile gidildiğinde oluşan "g" gücü ile bir tünelin tavanına yapışabilmeli dimi ama...
avustralya gp (melbourne) – 16.03.2008
malezya gp (sepang) – 23.03.2008
bahreyn gp (sakhir) – 06.04.2008
İspanya gp (barcelona) – 27.04.2008
türkiye gp (İstanbul park) – 11.05.2008
monaco gp (monaco) – 25.05.2008
kanada gp (montreal) – 08.06.2008
fransa gp (magny-cours) – 22.06.2008
İngiltere gp (silverstone) – 06.07.2008
almanya gp (nurburgring) – 20.07.2008
macaristan gp (hungaroring) – 03.08.2008
avpura gp (valencia) – 24.08.2008
belçika gp (spa-francorchamps) – 07.09.2008
İtalya gp (monza) – 14.09.2008
singapur gp (singapur) – 28.09.2008
japonya gp (fuji speedway) – 12.10.2008
Çin gp (Şangay) – 19.10.2008
brezilya gp (İnterlagos) – 02.11.2008
2009-10 sezonundan itibaren 3 yıl boyunca TRT'den yayınlanacak olan organizasyondur. Yarışları Serhan Acar sunacak, bu işin piri olan Okay Karacan yorumlayacak.
motor sporlarından hoşlanan bazı kişilerce bile "vın vın dönmekten ibaret!" görülebilen, sürat mühendisliği sporu.
büyük haksızlık.
formula 1, bir ar-ge sporudur. içinde, bitmeyen bir gelişme mecburiyeti vardır. saniye değil, saliseler ayırır çünkü takımları.
bu saliseleri kazanabilmek için, aerodinami, şasi, motor ve tekerlekler üzerine yüzlerce mühendis çalışır. binlerce veri uzmanı, milyonlarca telemetriyi değerlendirir.
bunun sonrasında oluşturulan teknoloji harikası araçların içine oturtulan pilotlar, yarış boyunca defalarca 5g'ye kadar yükselen basınç altında 1,5 saat boyunca direksiyon çevirirler (bir jet pilotunun maruz kaldığı basınç bile 8-9g iken bunun ne demek olduğunu bir daha düşünmek lazım); yarış başına 4 kiloya kadar ağırlık kaybederler; tüm bunlara dayanabilmek için, yıl boyunca bir vücut geliştirmeci kadar çalışıp, bir yandan da kendine dezavantaj yaratmamak için, bir jokey gibi hafif kalmaya çalışırlar.
formula 1'i spor olarak bile görmemek, hayatı ağır spor altında geçen bu insanlara saygısızlık oluyor diye düşünüyorum. bu spora bunca para nasıl harcanır diye düşünen kişilerin, yollardaki araçlarda ve lastiklerde kullanılan bunca özelliğin f1 araştırmalarıyla bulunduğunu ve geliştirildiğini bilmesi belki bu düşünceyi ileride değiştirir.
sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur.
sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez.
yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.
